PDA

Orijinalini görmek için tıklayınız : Bugdaymı istersin Himmetmi ?


tarıkziyad
03-04-2011, 04:59 PM
Yunus Emrenin Taptuk Emre Kapısına Gelişi ve Müridi Oluşu
Ask Ve Sevgi Katagorisinde ve Makaleler & Edebi Yazılar Forumunda Bulunan
TAPTUK EMRE-Yunus Emrenin Taptuk Emre Kapısına Gelişi ve Müridi Oluşu Konusunu
Görüntülemektesiniz.=>TAPTUK EMRE Yunus Emrenin Taptuk Emre Kapısına Gelişi ve
Müridi Oluşu Yunus isminde çiftçilikle geçinen çok fakir bir adam vardı. ...


Yunus Emrenin Taptuk Emre Kapısına Gelişi ve Müridi Oluşu
Yunus isminde çiftçilikle geçinen çok fakir bir adam vardı. Bir sene
kıtlık oldu. Daha da fakirleşen Yunus bir çok kerametlerini duyduğu Hacı
Bektaş-ı Veli’den yardım almak fikrine düştü. Sığırının üstüne bir miktar
alıç (yabani elma) koyup dergaha geldi. Pirin ayağına yüz sürerek
hediyesini verdi ve bir miktar buğday istedi. Hacı Bektaş-ı Veli ona lutf
ile muamele ederek bir kaç gün dergahta misafir etti. Yunus geri dönmek
için acele ediyordu. Dervişler Pir’e Yunus’un acelesini anlattılar. O da
“BUGDAY MI İSTERSİN YOKSA ERENLER HİMMETİ Mİ diye haber gönderdi. Gafil
Yunus buğday istedi. Bunu duyan Pir “isterse o alıcın her tanesine nefes
edeyim dedi Yunus buğdayda ısrar ediyordu. Hacı Bektaşi üçüncü kez haber
gönderip “isterse her çekirdek sayısınca himmet edeyim dedi. Yunus tekrar
buğday isteyince hatanın büyüklüğünü anlayıp pişman oldu. Derhal geri
dönerek kusurunu itiraf etti. Hacı Bektaş onun kilidini Taptuk Emre’ye
verdiğini bu yüzden isterse ona gitmesini söyledi.1 Fırsat kuşunu kaçıran
Yunus o himmete kavuşmak için tam kırk yıl Taptuk Emre dergahında hizmet
etti. İşte Yunus’u asırlardır gönül Sultanı yapan bu himmettir.
Eli böğründe dönen Yunus yüzgeri gider Taptukun kapısına. Taptuk’a adeta
kul olur. Yıllar yılı şeyhine odun taşır. Yıllar yılı ondan feyz alır.
0lgunlaşır ye pişer. Yunus’un Şeyhine taşıdığı odunların içinde hiç eğrisi
bulunmaması Taptuk’un gözünden kaçmaz. Sonra Yunus’a odunluktaki odunları gösterir:
A Yunus der. Bakıyorum dağdan kestiğin odunların hepsi kuru hepsi düz.
Meraklandım. Acaba Ormanda hiç eğri odun yok mu?
Yunus Gülümser. tatlı tatlı içten içe bir gülüş. Vereceği cevabı ne
düşünmüş ne de hazırlamıştı. Öylece dudaklarına geldiği gibi
söyleyiverdi.
Ormanda eğri odun var olmasına var amma Senin derga*hından içeri odunun
bile eğrisi giremezefendim.
Yunus’un Sarıköy de yatmakta olduğu pek çok yazar Tarihçi ve araştırmacı
tarafından kabul edilmektedir. Biz burada şunu ilave etmek istiyoruz. 0
şurada veya burada nasıl kabul edilse edilsin Onun gerçek gömülü olduğu
yer Türk Milletinin ye bütün Müslümanların cefakar ve vefakar göğsüdür.
Bu Yunusu anlayabilmek ve anlatabilmek için yeter bir kanıttır.

Taptuk'un Tapusunda
Kul olduk kapusunda
Yunus miskin çiğ idi
Pişdük elhamdülillah.
Taptuk eydür bu Yunus’a
Bu aşk Hakka irer se
Kamulardan ol yücedir.
Ben ana nice ireyim.
Baktuğum yüzde gördüm
Taptuk’umun nurunu
Maksudum bugün bildim
Niderem ben yarını.
Aşk Sultanı Taptuk dürur
Yunus gedadır Kapuda
Gedalar lütfeylemek
Kalde dürur Sultana.
Şeyh ü Danişmend ü Veli
Cumlesi birdir er yolu
Yunus dur dervişler kulu
Taptuk gibi serveri var.
kaynak: GeldiK
Sorun Taptuklu Yunus'a
Bu dünyadan ne anladi.
Bu dünyanin kararı yok
Sen neyimiş ben neyimiş

Yine esirdi Yunus
Taptuk Yunusu gözler.
Meğer anin gönlünden
Bir cür’a şerbet içti.

Yunus sen Taptukuna kıl dualarDime kim nu kılam bu aşk elinden.
Taptuk diyem cümie dile
Ananmışam değme kula

Yunus dahi hod kim ola "
Bu sözleri diyen benem.
Bu ve buna benzer pek çok dizede Yunusun gönülden bağlı olduğu ve aşk ile
söz ettiği şeyhi Taptuk Emredir. Bu gün Nallıhan ilcesine bağlı Emrem
Sultan köyünün bulunduğu yere yerleşmiş Ulu bir kişidir. Doğum tarihi tam
olarak bilinmemekle beraber kendisinin Selçuklu Devletinin son zamanları
İle Osmanlıların ilk dönemlerinde (Muhtemelen Osman Gazi veya Orhan Gazi)
yaşamış olduğu bunun da tarih itibariyle Miladi 1200 yılından sonralara
rastladığı sanılmaktadır.
Taptuk Emre'nin Selçuklular devrinde Türkistan taraflarından gelerek
bugünkü Nallıhan İlçesinin güneyinde ve İlçe Merkezi*ne 15Km. mesafede
bulunan Sakarya Nehrine çok yakın Emrem-sultan Köyüne yerleştiği bir
gerçektir. Birçok Vakfiyeleri olduğu ye hala Evkafta kayıtları ve “BACIM
SULTAN EVKAFINDAN" diye senetler ve beratlar bulunduğu ve bu husus elli
yıl önceki yaşlılar tarafından daima teyit edilmiştir.
__________________

[